Köpek katliamına verilen hapis cezası emsal olacak

KÖPEK KATLİAMINA VERİLEN HAPİS CEZASI EMSAL OLACAK

Ankara'da 16 sokak köpeğine zehirli tavuk vererek öldüren 3 kişinin, tutuksuz yargılandıkları davada 10'ar yıl hapis cezasına çarptırılmasının emsal teşkil edebileceğine vurgu yapan Avukat Murat Can Pehlivanoğlu, "TCK sahipli ve sahipsiz hayvan ayrımı yap

Ankara'da 16 sokak köpeğine zehirli tavuk vererek öldüren 3 kişinin, tutuksuz yargılandıkları davada 10'ar yıl hapis cezasına çarptırılmasının emsal teşkil edebileceğine vurgu yapan Avukat Murat Can Pehlivanoğlu, "TCK sahipli ve sahipsiz hayvan ayrımı yapıyor. Bu karar benzerlerinden farklı olarak davada yargılamada bir indirim hali uygulanmadı. Bilinçlenme sonucunda hayvan haklarının korunması daha etkin bir şekilde sağlanabilecektir. Davada bu bilinçlenmenin arttığını bizlere tekrar gösteriyor" dedi.

Ankara'nın Yenimahalle ilçesinde, 16 sokak köpeğini zehir vererek, öldürdüğü iddiasıyla tutuksuz yargılanan 3 kişi, 'sahipli hayvanı öldürmek' ve 'çevreye zarar verecek şekilde zehirli madde atmak' suçlarından 10'ar yıl hapis cezasına çarptırıldı. 3 kişinin tutuklanmasına da karar verilmişti.  Duruşmada, taraf avukatlarının yanı sıra çok sayıda hayvan hakları savunucusu da yer alırken, İstanbul Kent Üniversitesi akademisyenlerinden Avukat Murat Can Pehlivanoğlu da kararın emsal teşkil edebileceği yorumunda bulundu.

İKİ KARAR ARASINDAKİ FARK

Ankara'daki dava ile Muğla'nın Marmaris ilçesinde yaşayan sunucu Tanem Sivar ve eşi Edhem Dirvana çiftinin geçtiğimiz yıl labrador cinsi iki köpeğini zehirleyerek öldürmekle suçlanan komşusuna 1 yıl 7 ay 20 gün hapis cezası verilmesini yorumlayan Pehlivanoğlu, "İki mahkumiyet, iki yargılama arasındaki fark geçen yılki olayda TCK'nın sadece 151. maddesi kapsamında ceza verilmişti halbuki Ankara'daki olayda ise hem 151. madde kapsamında hem de 181. madde kapsamında ceza verildi. Bu nedenle Ankara'da yaşanan olayda verilen ceza diğerinden daha fazla oldu. 151'nci madde nedir, mala zarar verme suçudur 181'inci madde nedir çevrenin kirletilmesi suçudur. İlk olayda sadece 151 kapsamında verildiği için ceza daha da az olmuştur. Ankara'daki davaya verilen karar bir emsal olabilir çünkü benzerlerinden farklı olarak bu yargılamada bir indirim hali uygulanmadı, bu anlamda bir emsal teşkil ediyor" dedi.

"SAHİPLİ VE SAHİPSİZ HAVYAN AYRIMI YAPILIYOR"

Hayvanlara karşı uygulanan şiddete karşı Türk Ceza Kanunu 151. maddesinin en etkin kullanılan yol olarak şu an öne çıktığına dikkat çeken Pehlivanoğlu, "Bu kapsamda hayvanların durumlarına göre bir fark var çünkü TCK sahipli ve sahipsiz hayvan ayrımı yapıyor. Bu kapsamda eğer sahipsiz bir hayvan söz konusu ise 151'inci maddenin uygulanması söz konusu olmayacak ama eğer sahipli bir hayvan söz konusu ise 151 madde uygulanabilecek, mahkemeler bu ayrımı aşabilmek açısından "sahipli" kavramını geniş yorumlamaya çalışıyorlar, takdir yetkisini kullanarak. Bu kapsamda sahipsiz gibi gözüken birçok hayvanın da aslında maddenin düzenlemesi içine alındığını ve mahkemelerin hayvanları koruyucu kararlar vermeye çalıştığını bu yönden görüyoruz" diye konuştu.

"KOMİSYON RAPORUNUN DİKKATE ALINMASINI UMUYORUZ"

Avukat Murat Can Pehlivanoğlu, "Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde Hayvan Hakları Araştırma Komisyonu tarafından Ekim ayında bir komisyon raporu vardı. Bu rapora göre hayvan hakları ile ilgili detaylı bir adım atılacak gibi duruyor" dedi ve ekledi: "Türk Ceza Kanunu'nda kumar oynanmasına imkan sağlama şeklinde benzer bir suç tipi var ama bu suç tipinin içerisinde hayvan dövüşlerini sokulması her zaman mümkün olamadığından bu konuda yapılan duyurular ve etkinliklere hapis cezası verilmesi de yine her zaman mümkün olmuyor. Bu nedenle Hayvanları Koruma Kanunu'nun bu kapsamda genişletilmesi yönündeki komisyon raporunun dikkate alınmasını umuyoruz. Mevcut Hayvanları Koruma Kanunu kapsamında sahibi olduğu hayvanı dışarıya atan, onu kötü besleyen, fiziksel yapısını değiştirmeye çalışanlara para cezası zaten uygulanıyor ancak bir hapis cezası uygulanmıyor, yine araştırma komisyonu raporu neticesinde bu konuda da cezaların artırılması yönelik bazı öneriler mevcut ama meclisin bu konuda ne karar vereceğini hep beraber bekleyip göreceğiz. Karar vericilerin hayvan hakları ve hayvan sahiplerinin durumları konusunda bilinçlenmesi gerekiyor. Bilinçlenme sonucunda hayvan haklarının korunması daha etkin bir şekilde sağlanabilecektir. Nitekim Ankara'daki karar da aslında bu bilinçlenmenin arttığını bizlere tekrar gösteriyor"

Yorum Gönder

Yorumlar